Venüs’ün Keşfinde Bir Kilometre Taşı

648

Venera 13 – 14

Venera 13 dört ay süren yolculuğunun ardından, 1 Mart 1982’de Venüs’e ulaştı ve iniş aracı seyir aşamasından ayrılarak atmosfere girdi. Phoebe Regio olarak bilinen yüksek  bölgenin doğusuna inen sondanın üzerinde, yüzeyin görüntülerini almak için kameralar ve yüzeyin sıkışabilirliğini ölçmeye yarayan yaylı kollar bulunuyordu. Kuvars kamera camlarını, inişten sonra fırlayıp düşen lens kapakları örtüyordu.

 | Uzaydan Haberler
Venera 13 ve 14ten Venüs panoramaları Kaynak SSCB Bilimler Akademisi İşleme Don P Mitchell

Derhal mekanik bir sondaj koluyla örnek toplamaya ve görüntü almaya başlayan araç, sıcaklığın 457 °C ve basıncın 89 atmosfer (9.0 MPa) olduğu ortamda 127 dakika boyunca çalışmaya devam etti (tasarımda planlanan süre 32 dakikaydı). İniş aracı verileri, yörüngede aynı zamanda bir röle istasyonu görevi de gören seyir aşamasına aktardı.

Sonda üzerindeki mikrofonlar da rüzgar hızını ölçebilmek için atmosferik rüzgar seslerini kaydetti (sonda üzerindeki cihazların sesleri de kaydedildi). Bu, başka bir gezegende yapılan ilk ses kaydıydı.

 | Uzaydan Haberler
Venüs yüzeyi Kaynak SSCB Bilimler Akademisi İşleme Don P Mitchell

Venüs’e dört gün sonra, 5 Mart’ta ulaşan Venera 14 ise yaklaşık 950 kilometre güneybatıda, bazaltik bir düzlüğe indi. Venera 13’le aynı cihazları taşıyan aracın kamera kapağı fırladıktan sonra toprak ölçümünün yapılacağı yere düştü ve bu sefer ölçüm alınamadı. Ses kaydı almayı başaran Venera 14 için şartlar ikizinin maruz kaldıklarına göre nispeten daha çetindi (465 °C, 94 atmosfer) ve yüzeyde 57 dakika çalışabildi.

 | Uzaydan Haberler
Venüs yüzeyi Kaynak SSCB Bilimler Akademisi İşleme Don P Mitchell

İlk görselde sırasıyla Venera 13 ve 14’ün Venüs yüzeyinde aldığı ikişer panorama görülüyor. Sonraki görseller ise Venera 13’ün aldığı görüntüler kullanılarak oluşturulmuş ve renklendirilmiş kompozitler. Bu görseller, düz, volkanik düzlüklerle kaplı, karbondioksit, sülfür ve azottan oluşan kalın bir atmosferin çevrelediği, aşırı sıcak, ezici bir basınca maruz kalan ve gerçek bir manyetik alan olmadığı için sürekli olarak kozmik radyasyonun bombardımanı altındaki ürkütücü Venüs yüzeyinin nasıl göründüğüne dair iyi bir fikir edinmemizi sağlıyor.

Fotoğraf: SSCB Bilimler Akademisi, İşleme: Don P. Mitchell

yazar avatarı
Alper Gökce
Gökyüzüne, tarihe ve havacılığa tutkun. İnsanoğlu'nun, Evren denen bütün içerisinde, zaman ve mekan ile sınırlandırılmış bir parça olduğuna, ve düşüncelerimizin ve de duygularımızın geriye kalan her şeyden bağımsız olduğunu düşündüğümüz bu hayal hapishanesinden kurtulmanın sadece, sevgi çemberimizi tüm canlıları ve sahip olduğu bütün güzelliğiyle doğayı içine alacak kadar genişletmekle mümkün olabileceğine inanan.