Astronomlar şimdiye kadar bulunan en nadir türden bir galaksiyi haritaladılar: Genç yıldızlardan halkalara sahip bir eliptik galaksi.
Kendi Samanyolu galaksimiz de dahil pek çok galaksi spiral ya da eliptiktir. Ancak yeni haritalanan PGC 1000714 adlı bu galaksi benzersiz. Dünya’dan yaklaşık 359 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunuyor ve iki halkaya sahip: bir dış halka ve bir de iç halkası var. Araştırmacılar bulgularını yeni bir çalışmada açıklayarak halkaların çoğunlukla genç yıldızlardan oluştuğunu, çekirdeğin ise daha yaşlı, kırmızı yıldızlardan oluşmakta olduğunu bildirdiler.
Minnesota Duluth Üniversitesi’nde bir yüksek lisans öğrencisi ve çalışmanın öncüsü olan makale yazarı Burçin Mutlu Pakdil, açıklamasında şunları söylüyor: “İç ve dış halkadaki farklı renkler, bu galaksinin iki farklı oluşum dönemi yaşadığı izlemini uyandırıyor. Zamanla çekilmiş bu ilk tekli anlık görüntülerden, bu galaksinin halkalarının nasıl oluştuğunu anlamak imkansız.”
North Carolina Museum of Natural Sciences’tan astrofizikçi ve çalışmadaki makalenin yazarlarından Patrick Treuthardt, açıklamasında iç halkanın, dıştakine göre daha yaşlı görünüyor olduğunu belirtiyor.
Halka galaksiler, 1950’de galaksi türünün bir prototip örneğini keşfeden astronom Art Hoag’ın şerefine Hoag-türü galaksiler olarak anılıyorlar. Mutlu Pakdil, “Gözlenen galaksilerin sadece %0,1’i Hoag-türü galaksilerdir” diyor.
Araştırmacıların söylediğine göre mevcut teoriler, Hoag-türü galaksilerin iki galaksinin çarpışmasıyla ve tipik spiral kol yapısının bozulmasıyla oluştuğunu öne sürüyor. Bu durumda geriye bir göletteki dalgalara benzer şekilde yavaşca dışarıya doğru yayılan, gaz, toz ve yıldızlardan oluşan bir halka kalıyor.
Araştırmacılar, dış halkanın PGC 1000714 küçük bir galaksiyi yuttuğunda oluşmuş olabileceğini, daha yaşlı iç halkanın ise başka bir şekilde oluştuğunu söylediler. Yine de emin olmak için, araştırmacılar bunun gibi pek çok diğer galaksiyi kataloglamak zorundalar.
Treuthardt: “Çalışacak eşsiz ya da garip bir cisim bulduğumuzda bu, evrenin nasıl işlediğiyle ilgili mevcut teorilerimize ve varsayımlarımıza meydan okuyor.” diyor ve ekliyor: “Bu bize genellikle hala öğreneceğimiz çok şey olduğunu söylüyor.”
Çalışma, 30 Kasım’da Monthly Notices of the Royal Astronomical Sociecty ayrıntılı şekilde açıklandı.