Evimize En Yakın Ötegezegenin Yeni Bir İzleyicisi Var

Parkes teleskobu yaşam olup olmadığını anlamak için Proxima Centauri b'yi inceliyor

694

Güneydoğu Avustralya’da bulunan Parkes Radyo Teleskobu, Güneşimiz’e en yakın yıldız olan Proxima Centauri’ye ve yakın zamanda orada keşfedilen gezegene doğrultuldu. İki hafta süren devreye girme çalışmalarından sonra Parkes teleskobu dev radyo çanağını, Proxima b olarak bilinen gezegenin, düşük bir ihtimal de olsa, radyo dalgaları kullanarak iletişim kurabilen türden canlılığa ev sahipliği yaptığı ümidiyle yıldıza doğru çevirdi.

Berkeley SETI Araştırma Merkezi yöneticisi ve Breakthrough Listen ekibi üyesi Andrew Siemion yapılan röportajda ,“yakındaki yıldızlar doğal olarak bizim için oldukça ilgi çekici, ve tabii ki buna bağlı olarak yakındaki gezegenler de” diyor ve ekliyor: “Bu yüzden en yakın komşuluğumuzda potansiyel olarak yaşanabilir bir gezegen olduğunu bilmek bu kadar heyecan verici bir şey.”

Pazartesi’nin (Monday- Proxima Centauri b’nin gayrı resmi adlarından birisi) gözlenmeye başlaması, Dünya dışında zeki yaşamın sinyallerini arayan 100 milyon dolarlık Breakthrough Listen projesine 10 yıldan bu yana en yeni katılım oldu. Batı Virgina’da yer alan Green Bank Teleskobu ve Lick Gözlemevi’nde bulunan Otomatik Gezegen Bulucu (APF) hâlihazırda hedefli bir arama için gökleri tarıyor. Ve bir ay kadar önce Breakthrough Listen Çin’in yeni FAST teleskobuyla bir anlaşma imzaladı.

Ancak Parkes bir nedenden ötürü hayati öneme sahip: Proxima Centauri’ye ev sahipliği yapan ama Green Bank ya da bahsedilen diğer teleskopların ulaşamayacağı güney gökyüzünü görebiliyor.

Siemion’a göre Proxima, başka bir dünyadan ilk mesajları iletmekte kritik bir rol oynamış olan ünlü radyo teleskop için ideal bir ilk hedefti.

Ay’a iniş iletişimi önemli bir başarı olsa da, hemen bir yandaki yıldızdaki bir medeniyetten mesaj almak elbette her şeyi değiştirir.

Parkes radyo teleskobu, Temmuz 1969'da Apollo 11 astronotları Ay'a indiğinde ilk iletişimi sağlamıştı. (Görsel: NASA)
Parkes radyo teleskobu, Temmuz 1969’da Apollo 11 astronotları Ay’a indiğinde ilk iletişimi sağlamıştı. (Görsel: NASA)

Breakthrough Listen, birileri Proxima Centauri b’nin var olduğunu bilmeden çok önce dünya dışı sinyaller aramaya başlamıştı. Green Bank Teleskobu’nun özel Breakthrough Listen cihazı dokuz aydan bu yana gökyüzünü tarıyordu ve Berkeley SETI’den mühendisler Parkes’e de benzer bir tertibat kurdular. 7 Kasım’da Proxima’ya bakmak için çevirmeden önce iki haftayı donanımı test etmek ve devreye sokmak için harcadılar.

Parkes, VLA ya da Şili’de bulunan Atacama Büyük Milimetre/Milimetre Altı Dizisi gibi çoklu çanak dizilerine göre bazı avantajlar sağlayan tek çanaklı bir teleskoba sahip. Parkes’te görevli Breakthrough Listen bilim insanı Danny Price’a göre bunlar belirli toplama bölgesi için gökyüzünde en büyük alanı sunuyorlar, bu da onları SETI araştırmaları ya da Hızlı Radyo Patlamaları (FRB) gibi diğer ilginç olaylar açısından birincil adaylar yapıyor.

Radyo alıcılarını değişken frekanslarda devreye sokmak zor olabilir, çünkü bölgesel vericiler (cep telefonları, mikrodalga fırınlar, radyolar vb.) derin uzaydan gelen sinyallere karışabilir. Mühendisler, muhtemel bir SETI sinyalinin aslında birilerinin cep telefonu çağrısı olmadığından emin olmak için özel bir yazılım yazmak zorundalar. Bunu yapabilmek için teleskop Proxima’ya bakıyor, sonra başka yere bakıyor, sonra bakışlarını hızla dönen nötron yıldızları olan pulsarlar gibi kalibrasyon kaynaklarına çeviriyor.

Proxima’nın kendisi de bazı astrofiziksel zorluklar sergiliyor. Bu bir patlamalı (flare) yıldız, yani uzaya (ve kendi gezegenine doğru) sürekli X-ışınları ve diğer radyasyonlar püskürtüyor. Price’a göre ekip Breakthrough tertibatını kullanarak yıldız patlamalarını tespit etmeyi umuyor.

Yine Price’a göre bu gözlemler ve veri yönetimi ve de bu alandaki diğer yazılım kurnazlıkları yalnızca SETI değil, gelecek olan Kilometrekare Dizisi (SKA) de dahil tüm radyo astronomi camiasına faydalı olacak.

CSIRO Parkes Radyo Teleskobu.
CSIRO Parkes Radyo Teleskobu.

Price; “Teknolojik bir bakış açısından, bazı konularda öncülük yapıyoruz denilebilir. Bizim karşılaşacağımız ve SKA’nın karşılaşacağı sorunların bir parçası da yalnızca verilerin boyutu. Bunları saklamak, aktarmak ve işlemek oldukça zor, bu yüzden ürettiğimiz çözümler genel olarak uygulanabilir olacak” diye ekliyor.

Parkes teleskobu gözlerini, gözlemcilerin Samanyolu’nun kalbini ve elbette diğer yakın galaksileri izleyebileceği güney yarımkürede açarak Breakthrough Listen’ı şu ana kadarki en büyük koordine SETI projesi yapıyor. Parkes programı artçı gözlemler yapmak için geçecek süreyi azaltmak adına, verileri ve araştırma yöntemlerini dünyanın en büyük dolu açıklık radyo alıcısı olan FAST teleskobuyla paylaşacak. Breakthrough Listen ve diğer Breakthrough girişimlerinin kurucusu Rus milyarder Yuri Milner Parkes’ın araştırmalarında önemli bir kilometre taşı olduğunu söylüyor.

Yaptığı açıklamada şöyle ekliyor: “Bu büyük cihazlar Dünya gezegeninin kulakları, ve şimdi diğer medeniyetlerin sinyallerini dinliyorlar.”

Uzaylı arayışı, özellikle de bilim insanlarının konuya bakışı ve elbette astronomi ve astrofizikteki yeri düşünüldüğünde uzun süredir popüler kültürde ve bilim kurguda büyük bir rol oynuyor. Ancak Breakthrough projesi bunu değiştiriyor. Şimdi, üç kıtada bulunan, veri ve gözlem teknikleri paylaşan gözlemevleriyle birlikte SETI artık öncülük yapıyor.

Price “Bu mesajın insanların bilinçlerine işlemesi zaman alacak” diyor. “Ama şimdi, hayal edilenden çok daha fazla ötegezegen olduğunu biliyoruz. Gerçekten farklı bir zamandayız, heyecan verici bir zaman, ve arıyor olmak için harika bir zaman.”

Proxima Centauri’nin kendisi de 101 yıl önceki keşfinden bu yana popüler kültürde önemli bir yere sahip. Bizimkine en yakın yıldız, Güneş’ten ve kendi iki güneş benzeri eşlikçisi, Alpha Centauri A ve B’den daha küçük ve daha kırmızı. Ama bu öneminde bir azalma anlamına gelmiyor. Ve yıldızın soluk yüzü aslında, etrafında baş döndürücü bir 11 günlük yörüngede dönen küçük, kayalık dünya için iyi haber anlamına geliyor. Çünkü yıldız daha sönük olduğu için, Proxima b şartların sıvı suyun yüzeyde bulunabilmesi için tam olarak uygun olabileceği yaşanabilir bölgede bulunuyor.

Elbette bu Proxima b’nin yaşama ev sahipliği yaptığı anlamına gelmiyor. Öyle bile olsa Proxima’lıların zeki olduğunu anlamak mümkün değil. Ve zeki olsalar dahi, kendilerininkine en yakın orta yaşlı, orta boyutlu yıldıza doğrudan radyo sinyalleri gönderebileceklerini varsaymak için bir sebep bulunmuyor.

Ama eğer bunu yapabiliyorlarsa ve bize doğrudan bir işaret gönderebiliyorlarsa, Parkes onları bulacaktır.

Siemion “yalnızca felsefi anlamda değil, teknik anlamda da bizden az çok ileri bir medeniyeti tespit etmek için gerçekten en iyi fırsatı sunuyor” diyor.

İleriki süreçte, daha güçlü optik teleskoplar yıldızı inceleyecek ve gezegenin atmosferini anlamaya çalışacak. Nihayetinde yaşama dair ilk sinyal, Milner’ın bir ince uzay yelkenleri filosunu Alpha Centauri sistemine yollamayı hedeflediği bir başka Breakthrough girişimi, Breakthrough Starshot’la elde edilebilir.

Bu arada Parkes’taki teleskop dinlemeye devam edecek.