Çin, 15 Eylül’de fırlattığı Tiangong-2 (Gök Sarayı-2) yörünge modülüyle birlikte kalıcı bir uzay istasyonu inşa etme planlarına bir adım daha yaklaştı. İstasyonda 30 gün kalarak ülkenin şu ana kadarki en uzun uzay görevini icra edecek ilk iki taikonotun yolculuklarına önümüzdeki ay başlaması bekleniyor.
Tiangong-2 uzay laboratuarını taşıyan Uzun Yürüyüş 2F/T2 roketi, Gobi çölünde bulunan Jiuquan Fırlatma Merkezi’nden gece saatlerinde havalandı ve yetkililerin açıklamalarına göre modül başarılı bir şekilde yörüngeye oturdu. Modülün aslında 2013 veya 2014 gibi fırlatılması planlanıyordu ama Tiangong-1’in görev süresinin uzamasıyla birlikte tarih ileriye atıldı.
Tiangong-2 uzay laboratuarında iki yıl boyunca kargo ve yakıt ikmali denemeleriyle birlikte hem Çin’li hem de farklı ülkelerden bilim insanları tarafından çeşitli deneyler yürütülmesi ve 2022 gibi tamamlanması planlanan, kalıcı olarak insan bulunduracak Çin uzay istasyonunun teknolojik altyapısını oluşturması planlanıyor.
Her şey planlanan şekilde ilerlerse, taikonotlar Shenzou 11 aracıyla birlikte Ekim ayı ortalarında Dünya’dan ayrılacaklar. Shenzou 11 yörüngede Tiangong-2 ile kenetlenerek bir mini uzay istasyonu meydana getirecek ve taikonotlar 30 gün boyunca modülün içerisinde yaşayacak ve çalışacak. Görev istasyona gidiş ve dönüş süreleriyle birlikte toplam 33 gün sürecek.
40’dan fazla deney yürütülecek
İsimleri henüz duyurulmamış olan taikonotlar burada tıbbi deneyler yürütecek, bakım prosedürlerini test edecek ve başka araştırmalara yardımcı olacak.
Çin İnsanlı Uzay Ajansı yönetici yardımcısı Wu Ping’e göre Tiangong-2’nin fırlatılmasıyla birlikte Çin’in insanlı uzay uçuşları programında yeni bir safhaya geçildi.
Wu açıklamasında, “Programın ilk aşamasında insanlı uzay görevleri için basit teknolojiler üzerine yoğunlaştık, yeni aşamada ise daha çok uzay deneyleri ve uygulamaları üzerinde yoğunlaşacağız” diyor.
Çin 2003’ten bu yana 5 insanlı uzay görevi fırlattı. Bunlarla bağımsız görevlerde kenetlenme ve uzay yürüyüşü teknikleri denendi ve 2012 ve 2013’te Tiangong-1 uzay laboratuarına iki ziyaret gerçekleştirildi. Geçmiş seferlerde toplam on taikonot uzaya seyahat etti.
“Tiangong-1, Shenzou uzay aracıyla yapılan kenetlenme denemeleri için bir hedef aracıydı, ama Tiangong-2 bir uzay laboratuarıydı,” diyor Wu. “ İki ana görevi var: Birincisi büyük ölçekli bilimsel deneyler ve uzay uygulamaları denemeleri gerçekleştirmek, ikincisi ise astronotlar için orta süreli ikamet sağlamak, yakıt ikmali ve yörüngede gerçekleştirilecek bakım. Bunlar uzay istasyonu inşa etmek için anahtar teknolojiler.”
Sistemleri geliştirildi
Tiangong-1 ve Tiangong-2 dışarıdan bakıldığında benzer görünseler de yeni modülün tasarımında pek çok yenilik bulunuyor. Örneğin Tiangong-2’nin üzerinden personelin bakım ve birleştirme görevlerinde kullanmak üzere test edecekleri robotik bir kol bulunuyor. Modülün taşıma kapasitesi artırıldı ve elektrik, ışıklandırma, havalandırma ve kenetlenme sistemleri tamamen değiştirildi. Ayrıca önceki görevin aksine Tiangong-2 yakıt sevkiyatlarını alabilecek şekilde tasarlandı.
Shenzhou 11 mürettebatının ayrılmasından sonra Nisan ayında malzeme ve yakıt ikmali yapacak robotik bir araç modülle kenetlenmek üzere fırlatılacak. Tianzhou 1 adı verilen araçla gıda, malzeme, deney ve yakıt taşıma denemeleri gerçekleştirilecek ve araç nihayetinde 2020’lerde inşa edilecek olan daha büyük uzay istasyonu için çalışacak. İkmal aracı, Uluslararası Uzay İstasyonu’na uçan Progress, Dragon, Cygnus ve HTV araçlarıyla benzer bir görev yürütecek.
Şanghay Uzay Teknolojileri Akademisi tarafından üretilen ve modülle birlikte fırlatılan Banxing 2 adlı bir mikro uydu da, yörüngede Tiangong 2’nin yakınlarında uçacak ve 25-megapiksel kamerasıyla uzay laboratuarının fotoğraflarını çekecek.
Tiangong-2’de gerçekleştirilecek bir başka deneyde ise, Fransız ve Çin’li bilim insanları tarafından Shenzou 11 taikonotlarının mikrogravitedeki kardiyovasküler durumları incelenecek. Çin, İsviçre ve Polonya’lı araştırmacılar tarafından geliştirilen başka bir deneyde de POLAR detektörü kullanılarak gama ışını patlamaları araştırılacak.
Tiangong-2’nin ekipmanları arasında hava kirliliğini ölçecek ve hava tahminlerini geliştirecek kuantum anahtarları da bulunuyor.
Uzayda ilk soğuk atom saati
Tiangong-2’den sonra Çin, ülkenin daha büyük uzay istasyonunun merkez parçasını oluşturacak Tianhe-1 modülünü 2018 yılında fırlatmayı hedefliyor. 20 tonluk araştırma modülleri ve güneş panelleri, istasyon çalışır hale geçtikten sonra 2022 yılında Tianhe-1’e eklenecek.
Çin ayrıca Hubble Uzay Teleskobu’yla aynı sınıfta bir gözlemevini de yörüngeye yerleştirmeyi ve belki de bunu uzay istasyonuyla birleştirmeyi planlıyor.
Projenin dikkat çeken bir özelliği de, yörüngeye ilk kez bir soğuk atom saati yerleştirilecek olması. Soğuk atom saatlerinin özelliği, rezonansını ölçtüğü atomların lazer yardımıyla soğutularak mutlak sıfır (yaklaşık -273C) derecesine çok yakın bir sıcaklıkta tutulmalarıdır. Böylece hareketsiz kalan atomların dalga salınımları daha büyük bir doğrulukla sayılır. Bu sayede, halihazırda yörüngede bulunan ve özellikle GPS sistemlerinde kullanılan eski kuşak atom saatlerinden daha da hassas ölçümler yapılabilecek. South China Morning Post gazetesinin iddiasına göre bu saat, ABD’nin Ulusal Standartlar ve Teknoloji Araştırma Enstitüsü’nde (National Institute of Standards and Technology Research) bulunan atom saatinden üç kat daha hassas olacak.
Bununla birlikte Avrupa’nın Pharao adlı atom saatini 2018 yılında yörüngeye yollayarak uzaydaki ilk soğuk atom saatine sahip olma planı suya düştü. ABD ise, “zamanı en hassas ölçen ülke” ünvanını şimdilik Çin’e kaptırmış görünüyor.
ISS’e rakip
Tiangong-2 uzay laboratuarı da tam ölçekli istasyonun inşasına başlandığında Tiangong-1 gibi terk edilecek.
Çin’in inşa edeceği uzay istasyonunun tam da Uluslararası Uzay İstasyonu’nun görev süresinin bittiği sırada yörüngeye yerleştirilmesi bekleniyor. Bu da Çin’i uzayda kalıcı olarak bulunan tek ülke yapacak.
Avrupalı astronotların şimdiden öngörüde bulunarak Çince öğrenmeye başladıkları konuşuluyor.
Birleşik Devletler Kongresi ise 2011 yılında NASA’nın Çin’in uzay programıyla iletişim kurmasını yasaklamıştı.
Birleşik Devletler Donanma Koleji uzay programları profesörü Joan Johnson-Freese konuya dair şöyle diyor: “Çin uzayda kesin olarak Birleşik Devletler’le birlikte çalışmak istiyordu ama gelecekteki kendi uzay istasyonları ve onlarla çalışmaya hevesli bizim dışımızdaki uluslararası ortaklarla birlikte bu gereklilik azalıyor.”
Çin’in gelecek planları arasında Mars’a bir robotik sonda göndermek ve Ay’a insan indirmek de bulunuyor.
“Birleşik Devletler çok kısa süre içerisinde politikalarını değiştirmez ve uzayda Çin’le birlikte çalışmaya başlamazsa, Çin’in geleceğe dönük uzay planlarında ne kadar etkisi ve payı varsa onu da kaybedebilir,” diye ekliyor Johnson-Freese.
Kaynaklar: